Turc - Anglais
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Français - Anglais
Espagnol - Anglais
Anglais Synonymes
Turc - Anglais Phrases
Synonymes
Phrases
Outils
Ressources
A propos de nous
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
Éteindre les lumières
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonymes
Outils
Ressources
A propos de nous
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
EN-TR
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Espagnol - Anglais
Français - Anglais
Anglais Synonymes
Turc - Anglais Phrases
Turc - Anglais
Français - Anglais
Espagnol - Anglais
Allemand - Anglais
Cacher l'historique
Détails de l'historique
Effacer l'historique
Historique :
directives générales
put a question
eş olmayan elastisite
air conditioning ram air scoop
dead-air pocket
hayvan mı sebzemi mineral mi (20 soru oyununda cevap için ip ucu olan üç kategori)
peripheral storage
incomplete sentences
flat-rate allowance
working group on law enforcement in relation to the prevention of crime
himmelweit unterschiedlich sein
être mêlé dans quelque chose de mauvais
hochkomma
birkaç bileşenin birleştirilmesinin sonucu
fantast
gerekliliklerini yerine getirip hak sahibi olmak
services de transport d'aliments à domicile
oy kullanma hakkı tanınmış
organisme de contrôle
head of the stapes
benefit-cost
kayarak sıyrılma
born lazy
patrón matemático
beet plow
küçük göz
Historique
Phrases
Sens de
"küçük göz"
dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 3 résultat(s)
Catégorie
Turc
Anglais
General
1
General
küçük göz
eyelet
n.
Optics
2
Optics
küçük göz
microphthalmos
n.
3
Optics
küçük göz
microphthalmia
n.
Sens de
"küçük göz"
avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 12 résultat(s)
Catégorie
Turc
Anglais
Medical
1
Medical
göz sıvısının drenajını hızlandırmak için bir alanda çok sayıda küçük lazer yanıkları meydana getirerek yapılan bir göz ameliyatı
laser trabecular surgery
n.
2
Medical
göz ilaçlarında kullanılan gliserojelatin bazlı küçük tablet
disc [uk]
n.
3
Medical
göz ilaçlarında kullanılan gliserojelatin bazlı küçük tablet
disk [us]
n.
Anatomy
4
Anatomy
göz bebeğini çevreleyen kısmın etrafındaki küçük renk halkası
areola
n.
5
Anatomy
göz çukurunun enine ölçüsü küçük olan
megaseme
adj.
6
Anatomy
göz indeksi göreceli olarak küçük olan
microseme
adj.
Pathology
7
Pathology
göz kapağı dokusundaki sebasöz salgı bezlerinin kronik iltihabı sonucu gözkapağında oluşan küçük bir kist
meibomian cyst
n.
8
Pathology
(göz biliminde) bruch membranında sarı veya beyaz renkli küçük hücre dışı madde akümülasyonu
druse
n.
Marine Biology
9
Marine Biology
emerita cinsinden olup uzun göz sapları olan çeşitli küçük kabuklulara verilen ad
mole crab
n.
Zoology
10
Zoology
güney amerika'ya özgü, küçük göz ve kulakları ve kısa bir kuyruğu olan bir kemirgen
tuko-tuko (ctenomys brasiliensis)
n.
11
Zoology
güney amerika'ya özgü, küçük göz ve kulakları ve kısa bir kuyruğu olan bir kemirgen
brazilian tuco-tuco
n.
Reptiles
12
Reptiles
göz üstünde bulunan küçük pullara ait veya ilgili
superciliary
adj.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of küçük göz
×
Term Options
Proposer une traduction/Corriger
Français Anglais Dictionnaire
Espagnol Anglais Dictionnaire
Allemand Anglais Dictionnaire
Anglais Synonymes Dictionnaire
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy